Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Erdoğan’ın açıklamalarıyla döviz kuru da yükselişe geçti. Erdoğan’ın saat 22.17’de başlayan yayında yaptığı açıklamaların ardından dolar kuru yükseldi. Saat 22.16’da 13,26 lira olan kuru, saat 23.08’de 14,02 liraya kadar yükseldi.
“Faiz düşerse enflasyon da düşer” tezinde ısrarcı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni ekonomi modeliyle, yüksek faiz verecek sıcak para çekme politikasını elimizin tersiyle itiyoruz. Düşük faizle, üretimi ve ihracatı destekleyeceğiz” açıklamasında bulundu.
Erdoğan, şunları kaydetti:
Faizi düşürüyoruz ve enflasyonun da inşallah düştüğünü hep birlikte göreceğiz
Bu konuyla ilgili olarak da şu anda performansta, özellikle üzerinde durduğum, hep söylüyorum, diyorum ki faizi düşürmek suretiyle biz yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme ve bu dört tane ana başlık bize büyümeyi getirecek. Bizim tahminimiz, asgari 10 ama bu 10’un üzerine de çıkabilir ki bazı dostlarla yaptığımız özel görüşmelerde de onlar, ‘yani bu 10’un üzerine de çıkabilir’ düşüncesini bizlerle paylaşıyorlar. Ben de yadırgamıyorum. Hatta hatta yani bu yıl sonu itibarıyla enflasyonda da kendisini zaten gösterecek. Buna da inanıyorum. Hep söylüyorum ya faiz sebep enflasyon neticedir. Faizi şu anda düşürüyoruz ve enflasyonun da inşallah düştüğünü hep birlikte göreceğiz.
Kur, faiz spekülasyonu ile karşı karşıyayız
Ülkemizin bu yolla bir cendereye sokulmak istenmesi, bizim tarafımızdan engellenmiştir. Biz buna müsaade etmeyeceğiz. Burada ifade ettiğimiz oyun şu, bir defa kur, faiz spekülasyonu ile karşı karşıyayız dolayısıyla bu spekülasyonu ancak biz engelleriz. Ülkeye giren küresel fonlar var. Bu fonlar döviz kurunu geçici olarak düşürebilir. Fakat bu bizim için ideal olanı değildir. Bir süre sonra bu fonlar yüksek faiz kazancını alıp düşük kurdan tekrar dövize dönerken kur yeniden yükselecektir. Yükselen kuru düşürmek için her seferinde daha yüksek faiz vermek gerekir. Sürekli tekrarlanan bu süreç ülkenin varlıklarını küresel sermayeye aktaran ve ekonomiyi bağımlı hale getiren bir kısır döngüdür.
CHP’ye: Afrika halklarıyla nasıl helalleşeceksin?
Açık, net konuşayım, ülkenin vatandaşlarına ‘AK Parti’ye oy verdiler, Erdoğan’ı desteklediler’ diye ‘gayri milli’ ifadesini kullanmak aymazlıktır, gafilliktir. Bu ülkenin yüzde 52’sine ‘gayri milli’ diyeceksin, sonra da helalleşmeye çıkacaksın. Bu durum bile Bay Kemal’in ne kadar samimiyetsiz olduğunun göstergesidir. Helalleşsin tabii ki ama bunların helalleşmesi gereken dosya o kadar kabarık ki.
Tehdit ettikleri, mağdur ettikleriyle helalleşmeye başlasa bile, hepsinden helallik almaya ömürlerinin yeteceğini sanmıyorum. Çünkü CHP zihniyeti arkasında o kadar çok mağdur bıraktı ki onlarla helalleşmesi bu dünyada bitmez. Önce bir defa başörtülülerden bir helallik dilemesi lazım. Boraltan faciasında katledilmesine vesile oldukları 146 Azerbaycanlı kardeşimizden helallik dilemeleri lazım. 1944’te 146 Azerbaycanlı kardeşimiz Rus zulmünden kaçarak Türkiye’ye sığınmıştı. Dönemin CHP yönetimi, ne yazık ki 146 kardeşimizi Stalin’in askerlerine teslim etti. Azerbaycanlı kardeşlerimiz, Boraltan Köprüsü’nden karşıya geçti ve askerlerimizin gözleri önünde katledildiler. Karşıya geçerken ne dediler biliyor musunuz? ‘Bizi, onlara bırakmayın. Bizi, siz öldürün.’ Hani bir türkü vardır ya ‘Düşman bekler karşıda önüne kattı beni, can alınan çarşıda kardeşim sattı beni.’ CHP bu. Bunlarla neyi helalleşeceksin? Varsayalım ülkemizdeki vatandaşlarımızla mağdur ettiği kesimlerle helalleştiler ya mazlum Suriyelilerle, Filistinlilerle, Libyalılarla, Afrika halklarıyla nasıl helalleşecekler?
Biz, gönül coğrafyamıza ulaştıkça, mazlumlara destek çıktıkça, fakir halklara gıda ve tıbbı yardımda bulundukça demedikleri kalmadı. Her bir adımımızı engellemeye çalışmadılar mı?” diye soran Erdoğan, “Bay Kemal, ‘Adalet Bakanlığı kadrolarını parti örgütüme vermeyip de milliyetçilere mi verseydim’ diyen eski CHP’li bakanların mağdur ettiği kişilerden helalliği nasıl alacak, bunu hiç düşündü mü? Bay Kemal, SSK Genel Müdürlüğü döneminde beceriksiz yönetimi nedeniyle hastane köşelerinde hayatını kaybeden, tedavi borcu nedeniyle evladının cenazesini alamayan vatandaşlarla önce bir helalleşsin bakalım. Her darbenin, antidemokratik eylemin arkasında duran, alkışlayan CHP zihniyeti helallik almak için çok ama çok geç kaldı. Her seçim öncesi CHP’liler, muhafazakar seçmene şirin gözükmeye çalışıyor. Bu helalleşme atağı da yine aynı minvalde bir hareket ama bu biraz erken oldu sanki. Çünkü Bay Kemal, seçimler Haziran 2023’te, daha çok vakit var.