Haftalık basın toplantısında açıklamalarda bulunan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “GSYH büyüme rakamlarına göre 2013 yılından bu yana, 2019 yılı hariç her yıl büyümüşüz! Peki, bu büyüme rakamı refahımızı artırdı mı, yoksa insanımızı daha da mı fakirleştirdi?” diye sordu.
Savaş ve darbe dönemlerinde, dünya ekonomik buhranında dahi yaşanmamış bir refah kaybı yaşanmıştır
Karamollaoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
Cumhuriyet tarihinde dolar bazında kişi başına gelirin arka arkaya yedi yıl düşüş gösterdiği tek dönemin 2014-2020 yılları arası olduğunu hatırlatan Karamollaoğlu, “Savaş ve darbe dönemlerinde, dünya ekonomik buhranında dahi yaşanmamış bir refah kaybı yaşanmıştır bu son dönemde. Sözde büyüyoruz ama insanımız her geçen gün daha da fakirleşiyor” diye konuştu.
‘Çin modeli kalkınma’ya tepki
2021 yılı başında 385 dolara tekabül eden bir asgari ücretlinin maaşının, bugün 206 dolar seviyelerine gerilediğini kaydeden Karamollaoğlu şunları kaydetti:
Hayat pahalılığı böyle artmaya devam ettikçe, enflasyon sürekli artıp alım gücü de sürekli düştüğü müddetçe; yüzde 40 yapsanız ne olur, yüzde 60 zam yapsanız ne olur? Akıl dışı ekonomi politikaları ülkemizi adeta ucuz bir pazar haline getirdi. Paramız pul, ülkemiz pazar oldu. Dövizle baş edemeyen iktidar, Türkiye’yi güya ‘Çin modeli’ ile kalkındıracakmış. 19 yılı geride bırakan bir iktidarın, 20. yılında Türkiye’ye önerdiği model bu mu olmalıydı.
İktidar kanadından ekonomik krizin 6 ay sonra biteceği yönündeki açıklamaları da eleştiren Karamollaoğlu, “20 yıllık bir iktidarın ‘6 ay vaadi’ sadece ama sadece komiktir. 6 ay önce bugünler için “Uçacağız, herkes bizi kıskanacak” diyenler şimdi yine 6 ay sonrası için yeni hayaller satıyorlar” dedi.
Bu iktidarın ülkeyi düze çıkarabileceğine dair hiçbir emare ve ümit ışığı görülmemektedir
Görüşmeleri devam eden 2022 bütçesini de hedef alan Karamollağlu şunları ifade etti:
2022 bütçesi “halk bütçesi” değil, “rant bütçesi”dir. Faiz giderleri yine büyük artış gösterecek. 2022 yılında 240 milyar lira faiz ödemelerine harcanacak.
2022 Bütçesi “üretim bütçesi” değil, “tüketim bütçesi”dir. Karayolları Genel Müdürlüğü bütçesini incelendiğimizde; garanti ödemeleri kapsamındaki köprü, otoyol, tünel gibi yapıların işletmecilerine cari transferle yaklaşık 20 milyar lira para ödenecek.
2022 Bütçesinde milletin derdine derman olacak hiçbir şey yok. Bu bütçede; emekli yoktur, asgari ücretli yoktur, memur, işçi, emekçi yoktur. Kıt kanaat ayakta durmaya çalışan esnaf ve sanatkar yoktur. Çiftçi, üretici yoktur.
2022 bütçesinde, bu iktidarın ülkeyi düze çıkarabileceğine dair hiçbir emare ve ümit ışığı görülmemektedir.
Geçiş garantilerini Türk lirasına çevireceğiz
AK Parti iktidarının Katar’la ve diğer körfez ülkeleriyle görüşerek krizi kapatmaya çalıştığını belirten Karamollaoğlu, “Hiçbir pansuman, elinizdeki kör bıçakla açtığınız bu büyük ekonomik yaraya fayda veremez” dedi.
İktidara geldiklerinde kapatılan Devlet Planlama Teşkilatı’nı yeniden ve güçlü bir şekilde açacaklarını kaydeden Karamollaoğlu şu ifadelerle devam etti:
Devletin her kademesindeki israfı ortadan kaldıracağız. Biz yetkiyi aldığımızda döviz garantili projelerin hepsini gözden geçirip, suistimallere son verecek ve kesinlikle geçiş garantilerini Türk lirasına çevireceğiz. Keyfi hiçbir ödemeye fırsat vermeyeceğiz. Aciliyeti olmayan tüm kamu ihalelerini durduracağız. Hukukun üstünlüğünü sağlayacak, güven ortamını yeniden inşa edecek adımları hızlı bir şekilde atacağız. Çünkü ekonomi her şeyden önce güven ve istikrar ister.
Saadet iktidarında; istikrar odaklı makroekonomi ve finans politikaları hızlı bir şekilde uygulanacak. Borca, faize ve israfa dayalı ekonomi anlayışına son verecek; üretim ve istihdamı esas alan bir ekonomi modeliyle yolumuza devam edeceğiz.
