Kanal 42’de katıldığı bir programda değerlendirmelerde bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2012 yılındaki Türkçe Olimpiyatları’ndaki konuşmasına atıfta bulunarak, “Gelseydi ne yapacağını gösterecekti” dedi.
Erdoğan’ın “Ne istedin de vermedik” sözlerini de hatırlatan Özkan, ayrıca “Cumhurbaşkanımız ne dedi? Ne istedin de vermedik dedi. STK, dernek, vakıf… ‘Ülke, gençlik ve eğitim için çalışma yapıyoruz’ derse devlet olarak biz bunlara gönül açmak zorundayız” diye konuştu.
Independent Türkçe’de yer alan habere göre, birlik beraberlik vurgusu yapan AK Partili Özkan, “Eğer bu birlik ve beraberlik olmasaydı biz yine geçmişin o karanlıklarını, acılarını sürdürüyor olacaktık. Yani tüp, yağ, şeker, ekmek kuyruklarında yüksek faiz ve enflasyonla boğuştuğumuz dönemlerde, icraatı olmayan, hizmet götüremeyen bir dönemde olacaktık” açıklamasında bulundu
AK Parti bir siyasi parti değil, bir medeniyet mücadelesinin adı
Özkan, AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığınca Atlı Spor Kulübü Kongre Salonu’nda düzenlenen genişletilmiş il danışma meclis toplantısındaki konuşmasında, AK Parti’nin sadece bir siyasi parti olmadığını, bir medeniyet mücadelesinin adı olduğunu söyledi.
AK Parti’nin en büyük başarılarından birinin Türkiye’nin dağılan siyasi yelpazesini aynı çatı altında birlik, beraberlik ve kardeşlik altında buluşturması olduğunu anlatan Özkan, şöyle konuştu:
“Eğer bu birlik ve beraberlik olmasaydı biz yine geçmişin o karanlıklarını, acılarını sürdürüyor olacaktık. Yani tüp, yağ, şeker, ekmek kuyruklarında yüksek faiz ve enflasyonla boğuştuğumuz dönemlerde, icraatı olmayan, hizmet götüremeyen bir dönemde olacaktık. Geçmişte dağılmış olan siyasi yelpazeyi AK Parti aynı çatı altında buluşturdu. Geçmişte Anavatan, Doğruyol, Refah, Fazilet partileri vardı. Neredeler? Hepsi AK Parti’nin çatısı altında. AK Parti demek aynı zamanda Turgut Özal’ın davası, Anavatan Partisinin karargahıdır. AK Parti demek Doğruyol, Adalet, Demokrat Partisi’nin karargahıdır. AK Parti demek Refah Partisinin muhterem Necmettin Erbakan hocanın davasının karargahıdır.”
Özkan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hayranlığın AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın dışındaki çevrelerde de olduğunu söyledi. Bu kadar sevgiyi ve muhabbeti başka Cumhurbaşkanının görmediğini belirten Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Artık yavaş yavaş çözüyorlar, dökülüyorlar. Her şeyi anlatıyorlar. Son 1,5 yıllık süre zarfında salgın olmasına rağmen küresel salgın gelişmiş ekonomileri, büyük devletleri bile sarstı. İtalya ölülerini mezara bile gömemiyor. Hastalarının parası olanlarına baktıkları, fakir fukaraya da sırt çevirdikleri batının böylesi bir imtihanla karşı karşıya kaldığında Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde biz ay yıldızlı pasaportu taşıyan bütün vatandaşları dünyanın neresinde olursa olsun ambulans uçakla gittik, oralardan aldık anavatanımızda sağlıklarına kavuşmalarına vesile olduk. Salgınla mücadeleye devam ederken üretmeye de devam ettik.
Özkan, pandemi sürecinde vatandaşın sağlığını korumaya dönük adımlar attıklarını diğer taraftan da terör örgütlerinin, PKK’nın, PYD’nin, YPG’nin Suriye’nin kuzeyinde oluşturmaya çalıştığı terör koridorunu yerle yeksan ettiklerini hatırlattı.
Birilerinin “Davulla zurnayla Suriyelileri göndereceğiz” dediğini hatırlatan Özkan, “O iş lafla olmaz. O iş icraatla olur. İşte yaptığımız bu güvenlik koridoruna 460 bin Suriyeli göçmeni geri gönderdik. Sosyal medyada üretilen yalanlara itibar etmeyin onlar o yalanlar nedeniyle millet nezdindeki itibarını, güvenini kaybettiler” diye konuştu.
“Z kuşağı bizim kuşağımız, gençler bizim gençlerimiz, mahalle bizim mahallemiz ve Türkiye bizim Türkiye’miz” diyen Özkan, şunları kaydetti:
Onların geçmişte her girdikleri seçimde umutları vardı “Ha şimdi olacak ha olacak” diye millete sırtını dayamadan terör örgütleriyle iş tutarak iktidar devşirmeye gayret etti ve her girdikleri seçimi de kaybettiler. Şimdi z kuşağına güvendikleri gibi geçmişte de başka ihanet odaklarıyla beraber hareket ederek başka gerekçelerle seçime gideceğiz diyorlardı. CHP’ye oy veren vatandaşlarımız da adres arıyor, ‘böyle olmaz’ diyor. ‘Vatana ihanet edenlerle iş tutarak Türkiye’yi terör örgütleriyle yönetme gayretine müsaade etmeyeceğiz’ diyor. Onun için bu mücadele hem AK Parti’nin hem Cumhur İttifakı’nın hem de 85 milyon aziz milletin davasıdır.
